sıcaklardan bunalmakta olan sadece bizler değiliz sanırım..bir de adı soyadı olmayan sahipli bahçelerlerin son sahibi belirsiz domatesleri..
öylesine sıcaklar var ki içleri geçmiş halde normal zamandan önce toplanmayı ve kasalarda soğuk olucakları marketlere gitmek için can atıyorlar.. sanki göçmen kuşlar gibiler…gitmeleri lazım.. havalar değişti…aksi takdirde bir nedenden dolayı ölücekler…soğuktan sıcağa ya da tam tersi ama bir göç isteği var içlerinde….tutabilene aşk olsun..
yok efendim..her zaman öle düşünceli ..işini bilir adamlar olmuyor…ustalık, zamanında toplamayı bilmek demek. Gidilecek yere göre bavulu hazırlamak demek.. bu amcamlar bakıyorlar uzaktan kırmızıları göz ucu ile görünce toplamaya başlıcaklarını haykırıyorlar ev halkına ve oldu da bitti ….yok efendim öle şey…oyun yok burda..rafatan yumurta için dakikada tutmuyoruz..ne o öle ” 3 güne kızarır bunlar ” diyip gitmek..topla kardeşim..içi geçiyo domatesin salça oluyo…
domates dediğin bu arada göçmicek öle soğuk yerlere..dalından koparıp yiceksin…sıcak olucak içinin suyu, bol tuz atıcaksın üzerine, oooh bir de sulu bir ısırık….akıcak şöyle bir..elinle sileceksin..
içim sıkıldı gene…domates hayatları yaşamaktayken içim sıkıldı…her koyun aklına bir çoban, her domatese de bir bahçıvan olsaydı dünyam, hangisi olurdum acaba..???
sevgiyle..