geçtim
biliyorum
önce çiçekler..bir yandan kelebekler..mis kokulu bir serap..
geç-tim
geç-tim/e
geç-time
geçtim
biliyorum
önce çiçekler..bir yandan kelebekler..mis kokulu bir serap..
geç-tim
geç-tim/e
geç-time
dondurma
külahında
eridi….
eger ben gemının kaptanıysam
ben seyırdeyım
en güzel ister kıta ister ada olsun ufukta
güvenen miço gelir
gelmeyen ancak dostlardan duyar ya da çizdigim resimlerden
yazdıgım şiirlerden bilir
kağıttan gemiler yaptık
saldık yüzsünler diye nefesimizi harcadık
dalga korkuturdu belki ama yol aldılar
artık uzaklar
cok uzaklarda 2 küçük gemi
yan yana ama bir o kadar da uzaklar
en büyük ihanet
kadının iken
elin olmaktı
yeşilinde saklı
ve ben yeşilini biliyorum
ilkkez çağlayı bu denli derinlerde buldum
uzak mı yakın mı derken
yakında uzak oldum
uzağına düşen gölgem gölgen de gizlensin
gizimi sayfalar bilsin karalanmış defterler
dünyamdayım..balona binmiş bakıyorum üzerime
yukarıdan bir başkaa …maviler sarmıs…akıyor…dalga dalgaa..a.a.
şiir gibiler..dağların üzerinde gecerken görüntü içimi büyülüyor..
nehirlerim coşmuş
balıkları bile var..ne zaman olmuş …nerden nasıl beslenmiş..
bulutlarım bile güzel..yağmurları başka..ılık ılık..tende kokan
ağaçlarım var…kimi yerlerde seyrek..orda güneşten beslenmiş çimler..
çiçeklerim var..renk renk..bir de onları toplayan küçük beste..
demet olmuş elinde boyundan büyük, boyundan büyük olan için
kelebeği saçlarında, saçını okşayan için
gölün üzerindeyım..
pırıl pırıl..küçük klube..bacası tütmeyen..kırdan bestenın dönmesini bekleyen
oof cok mu uzak
..sen şiir gibi yaşa hayatı
bırak başkaları da yazsın..
ağaçlar vardı ya sarılmalı dallar
ya da yanan o meşaleler
hım bir de devirler
ya da geçip giden mevsimler
hani kanatlar daki pullar ..
kebekliğim..
sayılamıcak kadar olan kehribarlar..
ballar petekler..çilekler..lezziz..mis
yeşillerim…süslediğim o pembeler
örülesi yünler
dikilesi çiçekler
öpülesi öpülesi
kutudan çıktılar